İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Şehircilik Kümelenme şirketleri; KİPTAŞ, İstanbul İmar AŞ ve BİMTAŞ tarafından kurulan İstanbul Yenileme platformu, tek bina dönüşüm projesine 1967 yılında inşa ettiği Ferah Apartmanı ile devam etti.
20 Nisan 2021’de riskli yapı ilan edilen 18 bağımsız birimin bulunduğu binanın yıkımı, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve hak sahiplerinin tanıklığında gerçekleştirildi. Yıkım İBB Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Buğra Gökce ve KİPTAŞ Genel Müdürü Ali Kurt da ifade verdi.
“En üst düzeyde duyarlı olmalı”
Ferah Apartmanı’nın yıkım süreci öncesi basın mensuplarına açıklamalarda bulunan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, “Bir binanın kaç cana mal olabileceğini, bir arada gördük, yaşadık. deprem”. “Maalesef binlerce binamız yıkıldı, tabutlarımız var” diyen İmamoğlu, deprem bölgesini incelemek için tekrar Adana ve Hatay’a gideceğini duyurdu.
İstanbul’un her binasını dönüştürmek için azami gayret gösterdiklerini söyleyen İBB Başkanı, İstanbul’u da gideceği yere davet etti. Dönüşüm konusunda uzlaşmaya davet eden İmamoğlu, “Vatandaşlarımız bu süreci uzlaşamaz ve uzatamazlarsa mevcut tehdide karşı inanılmaz pervasızca hareket etmiş olacaklardır. Çünkü depremin ne zaman olacağını bilmiyoruz.
İnsanımızı tehdit eden binalarda yaşamak -haşa- kendini ölüme terk etmek demektir. Burada bile uzlaşma zamanı, süreç yaklaşık iki yılda olgunlaştı… Vatandaşlarımızın bu sürece en üst düzeyde duyarlı olması bir kural. Yani finansal beklentiler ve bunun gibi bazı konularda sürecin uzaması büyük bir tehdit. Tüm İstanbullu hemşehrilerimi anlaşmanın zemininin azami seviyeye çıkarılması için sorumluluk almaya davet ediyorum” dedi.
“Bu işin seçim takvimiyle alakası yok”
Güvenli konuta geçiş için konuya hep birlikte odaklanmak gerektiğine işaret eden İmamoğlu, “Neden ortada çalışmalıyız, neden bu kararlar en hızlı şekilde çözüme kavuşturulmalı; Deprem kurulu tanımımız, depremin planlanmasından alınacak bazı finansal imkanların sağlanmasından, bazı düzenleyici konuların tek çatı altında yönetilmesinden, depremin depremle mücadelede bir araya gelmesine kadar süreyi kısaltan ve hızlandıran bir adımdır. tüm kurum, kuruluş, STK ve bireyleri tek çatı altında topluyor.
Buradan yine başta Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı olmak üzere ilgili tüm bakanlıkları davet ediyorum. Bakın iki ay sonra seçim var demiyorum. Düzelteceğiz demiyorum. Ben davet ediyorum. Çünkü bugün ve yarın yoktur. Başka seçeneği yok.
Asla bir seçim vaat alanı değil. Bugün bir gösteriye gelelim mi? İşte başlıyoruz. Hadi Konuşalım. aksaklıklar nelerdir? Ara, koşarak gelelim. İstanbul’da yapalım. Seçim vaadi sorun değil. Bunun seçim takvimiyle alakası yok. Öyleyse bugün gerçek bir karar verelim. Seçimden sonra kim yönetecekse devam etsin” dedi.
Kiralık konutlarda önlem alınması gerekiyor
Ekonomik şartların ve yüksek kiraların getirdiği sıkıntılardan dolayı kimsenin dayanıksız bir binada yaşamaması gerektiğini belirten İmamoğlu, “Her binada yaşamayı kendilerine çözüm olarak görmemeliler. İstanbul’un bir konut politikasına ihtiyacı var. İstanbul kiralık konut noktasında bazı önlemlere ihtiyaç duyuyor. Bunlarla ilgili konut politikalarımız var…
Kimsenin çürümüş, yani ciddi hasar görme tehlikesi olan bir binayı kiraya vermeye hakkı yoktur. Bunu önlemek için öneriler de var. Bunları bir masada tartışmak istiyoruz” dedi.
“Depremden sonra bunları düşünmemeliyiz”
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın deprem sonrası kira ilavesinde güzelleştirme yaptığını hatırlatan Lider İmamoğlu, “Geliriniz yoksa belediye yardımı ile ev bulması mümkün değil. bakanlığın kirası 1500 lira. Şu anda en ucuz konut bunun beş altı katı. Böyle bir ortamda biz de bu sürece destek olalım dedik ve bunun üç katına yakın bir rakam belirleyip meclise sunduk.
4 bin 500 liralık kira yardımını meclisimize takdim ettik. Dün itibariyle bakanlık tarafından 3 bin 500 liralık bir karar açıklandı. Güzeldir, değerlidir. Biz teşekkür ederiz ama bu bile İstanbul için bir şey ifade etmiyor.
Aralık ayında 4.500 lira hediye ettik. Beyin sarsıntısı olmadı. Bunları beyin sarsıntısından sonra düşünmemeliyiz. Yani 1.500 liranın bu şehirde bir anlam ifade etmediğini bir buçuk yıldır biliyoruz. Yaklaşık bir buçuk yıl önce 1.150 liradan 1.500 liraya çıkarıldı. Pragmatik olarak yenilik yapmalı ve sürece katkıda bulunmalıyız. Bunu İstanbul’daki Deprem Şurasında değerlendireceğiz.
Bakanlık orada, vatandaş orada, kurumlar orada. Böyle baktığımızda inanın her gün onlarca, yüzlerce yapının yenilenmesine katkı sağlayan, altına imza atan insanlar oluyoruz. İstanbulumuzun buna acilen ihtiyacı var. Maalesef 24 yılı boşta geçirdik, şimdi gaza basmak zorundayız” dedi.
